Teşhis ve Tedavi Yöntemleri

Alerji Teşhisi 
Farklı maddelere karşı alerji çoğu zaman aynı semptomlarla kendini belli eder. Bazen, özel alerjik testler olmadan alerjinin nedenini tespit etmek çok zordur. Bir sürü alerji teşhisi yöntemleri mevcuttur:
Deri Prik Testleri
Alerji teşhisinde geleneksel yöntem, alerjik testlerin uygulanması yöntemidir. Steril bir deri kazıyıcısı kullanılarak bir çizik oluşturulur ve bir damla tanı amaçlı alerjen uygulanır. 20 dakika geçince sonuçlar değerlendirilebilir. Eğer alerjenin uygulandığı yerde bir şişme veya kızarıklık oluşursa, bu testin pozitif olduğu anlamına gelir. Bir muayene sırasında 15-20 tane testin değerlendirmesi yapılabilir. Polen alerjenleri ile testler sadece çiçeklenme mevsimi (Ekim-Mart) bittiğinde yapılabilir.
Spesifik IgE Testleri
Toplam IgE seviyesindeki artış, alerjik hastalıkların ve diğer anormal durumların belirtisi olabilir. Bu tahlil yöntemi, hastalığın alerjik doğasını doğrulamak için bir tarama testi olarak kullanılır. 
"Suçlu alerjeni" tanılamak için, klinik reaksiyonla (alerjik tepki belirtilerinin ortaya çıkması) değil, alerjenlere yanıt olarak üretilen spesifik IgE tespit edilir. Hastanın kan serumu herhangi bir alerjene tepki verirse, bu demek oluyor ki, serumda alerjik reaksiyonların gelişmesinden sorumlu IgE antikorları mevcuttur.
Provokasyon Testleri
Deri testleri ve IgE için kan testleri, belli bir kişide potansiyel olarak alerjik reaksiyonlara neden olabilecek alerjenleri göstermektedir. Eğer deri ve kan testlerinden sonra net tanı konulmamışsa, doktor provokasyon testinin yapılmasını önerebilir. Böyle testler bunun için kesin gerekçeler olduğu halde yatılı alerjik hasta tesislerinde yapılır. Test sırasında burun içine, dil altına veya doğrudan bronşlara az miktarda alerjen uygulanır ve bir süre sonra reaksiyon değerlendirilir. Bu test hastada ciddi bir alerjik reaksiyona neden olabilir ve bu nedenle acil tıbbi yardım sunabilecek bir doktorun katılımıyla yapılmalıdır.
Eliminasyon Testleri 
Bir alerjenle temasın sürekli olması durumunda, bu alerjenin klinik alerji belirtilerine sebep olduğunu doğrulamak için eliminasyon testleri kullanılır. Eliminasyon; alerjenin ortadan kaldırılması demektir. Eliminasyon testinin tipik örneği eliminasyon diyetidir. Bu, muhtemel alerjik ürünün rasyondan tamamen çıkarılmasından ibaret olan bir tanı yöntemidir. Ürünün rasyondan çıkarılmasından sonraki 7-14 gün içinde hastalıkta belirgin bir iyileşme söz konusu olursa, bu ürünün alerjiye neden olduğunu söylemek mümkündür.
Alerji Tedavi Yöntemleri
Aşırı duyarlılık tedavisinin esasları ve ilkeleri  şunları içerir:

• Alerjen ile teması ortadan kaldırma;

• İlaçla tedavi yöntemleri;

• Alerjen spesifik immünoterapi.

Alerjen ile teması ortadan kaldırma
Alerjenle teması ortadan kaldırılması, sadece bir tedavi yöntemi değil, aynı zamanda alerjinin önlemesidir. Vücut tahriş edici maddelerle ne kadar az temas ederse, o kadar az antikor üretilir. Bu sayede genel inflamatuar yanıt azalır ve hastalığın semptomları yavaş yavaş gitmeye başlar. Maddelerin hangisinin vücutta yüksek bir reaksiyona neden olduğunu belirlemek için alerji doktoru özel alerji testleri yapar. Bu tür yöntemler olmadan alerjinin nedenini tespit etmek neredeyse imkansızdır.
İlaçla tedavi
Alerjik reaksiyonların ilaçla tedavi yöntemleri, hastalık belirtilerini azaltmaya yönelik çeşitli ilaç gruplarının kullanımını içerir. Bu ilaçlar hastalığın ikincil mekanizmalarından biri veya onun bazı semptomları üzerinde etkilidir. Bunlar yalnızca hastalık alevlendiğinde kullanılır. Ancak bu gruptaki ilaçların iptalinden sonra hastalık belirtileri çok hızlı bir şekilde geri döner.
Alerjen spesifik immünoterapi
Alerjen spesifik immünoterapi, alerjik hastalıkların tedavisinde özel bir yere sahiptir. Bu yöntem, hastanın vücuduna uzun bir süre boyunca giderek artan dozlarla “suçlu” alerjen ekstraktının verilmesinden ibarettir. Bu durumda vücudun bu alerjene karşı bağışıklık yanıtı düzelir.
Son yıllarda ASIT (alerjen spesifik immünoterapi) yönteminde enjeksiyonlu tedaviyi azaltarak daha çok dil altı tedaviyi kullanmaya taraf bir değişme eğiliminin olduğu açıktır. Hap şeklinde alerjenleri kullanma yöntemleri test edilmiş ve önerilmiştir. Çoğu ülkelerde doktorlar ve hastalar dilaltı tedavinin avantajlarını, yüksek etkinliğini ve kullanım kolaylığını çoktan takdir etmişlerdir.
Bunların yanısıra, polinozların tedavisinde bölgesel bir yaklaşımın doğru bir yaklaşım olduğunu belirtmek gerekir. Belli bir iklimde ve coğrafi bölgede yetişen hammaddelerden imal edilen alerjenler, başka bir bölgenin halkı için daha az etkili olur. Aynı bitkilerin polen ve çiçek salkımlarının antijenik bileşimlerindeki farklılıklar, teşhis koyma esnasında yanlışlıklara ve dolayısıyla tedavide olumsuz sonuçlara yol açabilir. "Suçlu" alerjen doğru teşhis edilse bile, ithal alerjenlerle yapılan tedavi, bölgeye mahsus (yerel) alerjenlerle tedavide olduğu gibi tam miktarda beklenen olumlu etkiyi vermeyebilir.